Bu haber 877 kere okunmuş. 18/12/2020

Paylaş Tweetle Paylaş Yorum Yap

Ülkecek ne çok severiz birilerine nasihat verip kendimiz uygulamamayı. Herkesin her konuda fikri vardır, doktorculuk oynarız, diyetisyen oluruz, öğretmenciliğimizde süperdir, psikologluğumuz master düzeyindedir, daha aklınıza ne kadar konu geliyorsa biz hepsini biliriz, ha kendimizde uygulamaya gelirsek yoook işte orda hepimize kal gelir.

Biz her hatayı yaparız deneriz yanılırız, karşımızdakinden sıfır hata, düz yol bekleriz ama olmaz karşımızda ki de hata yapacaktır, deneyecek öğrenecektir, hele sürekli ben biliyorum diyen tipler oldukça onlara inat ‘Bende yaşayarak öğrenmeliyim’ isteği artacaktır. Düşünün ki bir kişi alkolün dibine vurmaya her gün devam edip ‘İçme bak çok kötü bir illet!’ buyuruyorsa insan bünyesinde ne kadar etkili olabilir ‘ Hadi canım, dinime küfreden Müslüman olsa’ cevabını hak etmiş olmaz mı? Kendisi hatalarda ısrar edip sürekli vaaz veren cinnetistan fügürlü şahsiyetler canımızdan bezdirmez mi?

Madem tutkumuz birilerine talkın vermek önce kendi hayatımızda hata payını sıfıra indirmek şart, uyarılarımıza önce kendimizin uyması zorunlu, birde hayatlara müdahale ölçüsü de önemli her ne kadar her şeyimiz dört dörtlükte olsa sınır bilinmeli, çit aşılmamalı hiçbir zaman. 

Ne yapalım şimdi kimseye bişecik demeyelim mi? Ne hali varsa görsün mü herkes? diyorsunuz, duyuyorum ben. Siz bilirsiniz bunlar benim fikirlerim. Siz yine verin nasihatleri, bakmayın hayatınıza ama ne kadar kale alınırsınız bilemeyeceğim.

Sevtap KARAGÖZ

sevtapkaragoz@gmail.com