Bu haber 355 kere okunmuş. 08.07.2021 Perşembe 13:40

Paylaş Tweetle Paylaş Yorum Yap

Ak Parti Balıkesir İl Teşkilatı, parti içi eğitim çalışmalarının startını verdi. Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Zehir, “Son 40 yılda Ekonomik Göstergeler” konusunda Ak kadroları bilgilendirdi. Ak Parti Balıkesir İl Başkanlığı parti eğitim çalışmalarına başladı. Balıkesir Çamlık Kütüphanesi’nde, Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Zehir, “Son 40 yılda Ekonomik Göstergeler” konusunda Ak kadrolara ilk eğitim semineri gerçekleştirildi. Ak Parti Balıkesir İl Başkanı Ekrem Başaran, Yürütme Kurulu Üyeleri ve Yönetim Kurulu üyelerinin katılım gösterdiği eğitim çalışmasında Türkiye’nin son 40 yılı ve bugün gelinen durum Prof. Dr. Cemal Zehir tarafından sunum yapılarak anlatıldı.

BAŞARAN: “CUMHURBAŞKANIMIZIN ÖNEM VERDİĞİ EĞİTİMLERİMİZE BAŞLADIK”

Teşkilat üyeleri için çok kapsamlı bir eğitim programı hazırladıklarını dile getiren Ak Parti İl Başkanı Ekrem Başaran, “Teşkilat eğitimi Cumhurbaşkanımız ve Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'ın önem verdiği ve talimatlarının ardından hazırlanmaya başlayan bir çalışma. Ak Parti Genel Merkezi Tanıtım Medya, Ar-Ge ve Teşkilat başkanlıklarımızla birlikte bu çalışmaları yürütüyoruz. Bugüne kadar birçok konuda vizyon projeler ortaya koyan AK Parti, aslında siyaset akademisi ve parti içi eğitimleri ile vizyonunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Bugüne kadar bu çalışmanın uğraşını verdiğimiz gibi bundan sonra da vermeye devam edeceğiz. İnşallah eğitim çalışmaları sayesinde birçok kardeşimiz hem kadrolarda ciddi anlamda ülke yönetimi noktasında geldiğimiz boyut, partimizin misyonu, vizyonu 2023 ve 2053 hedeflerini nasıl hayata geçireceğimizi ortaya koyacak bir çalışmayı hep birlikte gerçekleştireceğiz. Bu hafta Cuma, Cumartesi ve Pazar günü hazırladığımız eğitim programlarıyla Ak Kadrolarımızın daha donanımlı hale gelmesi için çalışmalarımızı başlatmış bulunuyoruz. ”

BAŞARAN: “HEDEFİMİZ 2023, BU NEDENLE SAFLARI SIKI TUTACAĞIZ”

2023 seçimlerine gidilen bu süreçte AK Parti karşıtlığı ve Recep Tayip Erdoğan’ı bir daha cumhurbaşkanı yapmamak için bugüne kadar bir araya gelmeyen yapıları birlikte görüyoruz. ‘En büyük zulmü tek parti döneminde gördük.’ diyenler sırf AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan iktidardan gitsin diye Muhalefet partilerinin yanında ileri karakol olmuş vaziyette. Biz safları sık tutacağız. Daha iyi çalışmalar yapacağız. Bugüne kadar olduğu gibi önümüzdeki seçimde de bu farkımızı ortaya koyacağız. 19 yıldır Türkiye’de yapılamayanı ve/veya yaptırılmayanı yapan, hayal eden ve gerçekleştiren bir Ak Parti var. Ak Parti’de siyaset yapmaktan, sorumluluk olmaktan gurur duyduğum gibi tüm teşkilat mensuplarımızın da aynı duygularla hareket ettiğini biliyorum. Bizim derdimizde, özlemimizde, öznemiz de vatan, millet, bayrak sevdasıdır. Müslüman coğrafyasında din kardeşlerimizin yaşadığı ve yaşatıldığı zulümde bizim derdimiz. Milletimizin ileri medeniyetler seviyesine ulaşması da bizim derdimizdir. Yaparsa Ak Parti yapar. Çünkü, bizim yoldaşımızda, sevdamız da milletimizdir. Parti içi eğitimlerimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.

“TÜRKİYE, DÖRT BİR YANDAN KUŞATILMAK İSTENİYOR. BUNU ANLATAN EN TEK KELİME İSE KAOS’TUR”

Balıkesir Çamlık Kütüphanesi toplantısı salonunda eğitime katılan Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Zehir, “Stratejik Boyutta Azerbaycan, Ermenistan ve Türkiye Santraca Türkiye dört bir yandan kuşatılmak istendiği bir ortamda Güney Kafkasya’da yeni stratejiler devreye sokuluyor. İçinde bulunduğumuz durumu en güzel anlatan tek kelime ile Kaos’ ’tur. Bu kaos ortamı ancak şöyle tanımlanabilir. Kaosu tanımlayamayanlar kaosun içinde yok olurlar. Kaos ne odur ne o değildir. Hem odur hem o değildir. Kaos bu bakış açısını anlamlandıranlar için büyük fırsatlar sunar... Kaos ortamını tanımlamakta başarısız olanlar Karabağ Meselesinde sınıfta kalmaktadırlar. Karabağ’ın işgali 1992 yılında başladı. Ermenistan Karabağ ve diğer Azerbaycan topraklarını 1992 yılında işgal ederken yalnız değildi. Şimdi de yalnız değildir. Ermenistan’ı o gün silah ve asker olarak Rusya, Fransa ve ABD Ermeni diasporası koşulsuz destekledi. Azerbaycan’ın o gün Türk Gönüllüler dışında hiç destekçisi yoktu. Hatta ciddi bir savunma silahı da yoktu. Ermenistan 1992 yılından beri Karabağ ve diğer Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sini işgal etmiştir. BM güvenlik konseyi bile Ermenistan’ın bölgede işgalci olduğunu kabul etmektedir. Türkiye ile yaptığı askeri iş birliği anlaşması ile askeri silah ve teçhizat yönünden güçlenerek vatan topraklarını kurtarmak için hazırlandı. Türkiye ve Azerbaycan bir millet iki devlettir. Türkiye’nin Azerbaycan Türklerinin yanında olması en doğal durumdur. Bu aşamada kazanan üç lider vardır. Birincisi Recep Tayyip Erdoğan ... İkincisi İlhan Aliyev’dir” dedi.

“ALGI YAPANLARA TAVSİYEM MASA BAŞINDA OTURMAYIN, SANAYİ BÖLGELERİNİ GEZİN”

Türkiye’de son 40 yılda ve günümüzdeki ekonomik durum hakkında değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Cemal Zehir, “Ben Türkiye’de 2800’de fazla işletme üzerinde ondan fazla araştırma yapmış biriyim. Sakarya’dan Edirne'ye kadar girmediğim fabrika nerdeyse yok gibidir. 1997’da Gebze organize sanayide faal 16 tane işletme vardı. Şimdi yüzlerce fabrika vardır. Sakarya’dan Edirne'ye kadar binlerce fabrika var ve hepsi çalışıyor. Bunlar sadece inşaat malzemesi üretmiyor. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın önde gelen ülkelerine yan ve ana sanayi ürünü üretiyorlar. Türkiye'ye yabancı sermaye girmiyor diyenler bu bölgeyi gezerlerse dünyanın bilinen markaları burada üretim yaptığını görürler. Masa başı yazmayı bırakın bu sanayi bölgelerini bir gezin. Ben 27 yıldır geziyorum, onun için bazı dostlardan farklı düşünüyorum.

“TÜRKİYE EKONOMİK OLARAK İYİ DURUMDADIR”

Tüm ekonomik veriler cari açık dahil Türkiye ekonomik olarak iyi durumdadır. Buna inanın. Masa başı yazmak kolaydır. Size diyeceğim odur ki, uluslararası yatırımcılar ve fonlar Türkiye iyi yönetilemiyor algısı oluşturarak Türk işletmelerini zora sokmak, tl’nin değerini düşürmek ve sonra da Türk işletmelerini ucuza kapmak istiyorlar. Bu manipülatörlerin oyununa gelmeyin. Herkesin siyasi görüşüne saygı duyarım. Fakat ülkeme yapılan haksız ithamlara asla... Benim yaptığım budur...

“İNTERNETTEN HER YIL; IMF, OECD VEYA DÜNYA BANKASI VERİLERİNİ BİR İNDİRİN, GERÇEĞİ GÖRECEKSİNİZ…”

Devlet borcu 250 milyar dolar civarındadır... Bu borç gayrı safi milli hasılanın yaklaşık yüzde 30’unu oluşturuyor. Diğer 200 milyar dolarlık borç özel sektöründür. Bu borç da öyle korkulacak borç değildir. Mastrict kriterlerine göre gayrı safi hasılanın milli gelire oranı yüzde 60’ın altında ise bu iyi bir durumdur... Türkiye’ye baktığımızda bu oran yüzde 50-55 bandındadır. Ki bu orana özel sektör de dahildir. Özel sektörü çıkarırsak bu oran yüzde 30’un altındadır. Türkiye’nin bu oranından daha iyi Avrupa ülkesi yoktur. İnternetten her yıl IMF, OECD veya Dünya Bankası verilerini bir indirin. Sonra Türkiye’nin durumunu bir yorumlayın.

AK PARTİ’Yİ İKTİDARDAN İNDİRMEK İÇİN TÜRLÜ OYUNLAR OYNADILAR, AMA BAŞARAMADILAR…

Bu hükümetin Türkiye’yi iyi yönetemediğini söylüyorlar. Ben size bir iki örnek vereyim. Yıl 2007, dolar 1.17 tl ye düşmüştü . Ne oldu? Ak Parti’yi kapatma davası geldi. Tüm demokratik düzenlemeler oldu. yıl 2013 mayıs ayı... Dolar 1.76’da seyrediyor. Ne oldu gezi parkı olayları ile Cumhuriyet tarihinin en çok ağaç diken İktidarı ağaçları kesiyor diye sokak eylemleri ile al aşağı edilmeye çalışıldı. O da olmadı 15 temmuz darbe girişimi ile halkı sindirmeye iktidarı teslim almaya ülkeyi işgal etmeye çalıştılar. Yani bu kadar badireye rağmen Türkiye ayakta duruyor ise müthiş başarılıdır denebilir.

“ALGI OPERASYONLARINA KARŞI UYANIK OLMAK ZORUNDAYIZ”

Biz bulunduğumuz coğrafyanın bir parçasıyız... Coğrafya ve tarih bir kaderdir... Bu kaderin yükledikleri sorumluluklarımız vardır. Ülkemiz bu... Bizim Suriye’de fiili savaşan bir ülke olduğumuz gerçeğini asla göz ardı etmeyin. Bu savaşın maddi bedeli ne kadardır bir düşünün. Bütçe açıkları, bu savaşın finansmanı sonucu olduğunu da bir düşünün. En iyimser tahmin sadece pkk’nın ülkeye maliyeti 500 milyar dolardır. Bu savaşın hem maddi hem de manevi boyutu vardır. Merak etmeyin Türkiye sağlam zemine oturduğunda ,üzerine oynanan oyunları bertaraf ettiğinde bu şikayet ettiğiniz her şeyi düzeltecektir. O nedenledir ki ülkemiz üzerine ve Ak Parti iktidarı üzerine oynanan ve yaratılmak istenen algıya karşı dik duruşumuzu göstermeli, geleceğimize sahip çıkmalıyız” şeklinde konuştu. Prof. Dr. Cemal Zehir, Türkiye’nin 40 yılını değerlendirdiği eğitim seminerinde, bir çok konuda verisel paylaşımlarda bulunarak Ak Kadroların davalarına sahip çıkmaları için gerekli çalışmaları yapmalarının önemini bir kez daha vurguladı.