Bu haber 305 kere okunmuş. 27.11.2018 Salı 09:28

Paylaş Tweetle Paylaş Yorum Yap

25 Kasım Kadına Şiddet Günü kapsamında bir basın açıklaması yapan Körfez Kadın Dayanışması Platformu, Çanakkale’de boşanmak üzere olan eşi tarafından öldürülen Sedef Şen’in hunharca katledilmesine sert tepki gösterdi. Körfez Bağımsız Kadın Dayanışması Platformu tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Bir kadın arkadaşımız daha Çanakkale’de katledildi. Sedef Şen, boşanmak üzere mahkemeye başvurduğu eşi Fuat Şen tarafından göz kırpmadan öldürüldü. Yine erkek, yine eş, neden yine boşanmak istemek! Bu kaçıncı kadın cinayeti? Artık sayamaz olduk.” denildi. Açıklamada, "Kadınların şiddet ortamını terk edip, kendi yaşamları hakkında karar verme istekleri bu kadar mı kabul edilemez? Bu nasıl bir zalimlik, bu nasıl bir caniliktir? Biri yedi, biri üç yaşında iki çocuğu olan Sedef kendi geleceğine sahip çıkmak isterken yaşamından oldu. Emirhan ve Ülkü küçücük yaşta annesiz kaldı. Fuat Şen’in evden uzaklaştırma kararı Sedef’in hayatını kurtarmaya yetmedi. Başka şehre gitmesi de onu kurtarmadı. Ölüm yine göre göre geldi. Sedef’in ‘İmdat, yardım edin’ çığlıkları da yetmedi yardım almasına. Cinayet, okula giden onlarca küçük çocuğun gözü önünde oldu" ifadeleri yer aldı. Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: "Edremit Körfezi’nde son yıllarda yaşadığımız ve kadın cinayetlerine Çanakkale de eklendi. Esra, Aygül, Pınar, Emine, Hanife, Fatma,Aytekin, küçük Zeynep ve küçük Kuzey Efe derken Sedef Ebe olarak çalışmaya başladığı Çanakkale Devlet Hastanesi’nde yapılan törenin ardından Ezine’nin Bozeli Köyü’nde toprağa verildi. Çanakkale Kadın Platformu cinayetini kınayan bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Erkek şiddeti toplumsal düzen ve sistem tarafından besleniyor. Kurumsal mekanizmalar işletilmiyor. Takım elbise giyip kravat takan ve pişmanım diyen ‘iyi hal indirimi’ alıyor. Koruma kararı bulunan kadınlar ne yazık ki korunmuyor. Evden uzaklaştırma kararları işe yaramıyor. Oysa kadına yönelik şiddeti önlemek devletin görevidir. Hangimiz ne zaman öldürüleceğiz, bilmiyoruz. İsyandayız. Öldürülmek istemiyoruz. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde acil eylem planları hazırlansın: Uluslararası standartlarda ve gerekli sayıda, 7/24 çalışan kadın danışma, dayanışma merkezleri, kadın sığınakları açılsın. Kadına destek mekanizmaları işletilsin. Hukuki ve psikolojik destek sağlansın. Kolluk kuvvetleri ve yargı, şiddete uğrayan, hayatı tehlikede olan kadını gerçekten korusun. Hayati tehlikesi olup saklanmak zorunda kalan kadınlar ekonomik olarak desteklensin. Kimlik ve adres gizliliği kuralları işletilsin. Kadına yönelik şiddet önlensin! Kadın cinayetleri son bulsun." (İHA)