Bu haber 502 kere okunmuş. 21.03.2019 Perşembe 08:25

Paylaş Tweetle Paylaş Yorum Yap

31 Mart yerel seçimlere 12 Gün kala Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ayvalık ilçe Örgütü ve İYİ Parti Ayvalık Teşkilatı’ının katılımı ile Ayvalık Cumhuriyet alanında, Millet İttifakı Ayvalık mitingine, CHP Grup Başkan vekili Özgür Özel katıldı. Sevgi seli ile karşılayan, halk’a Cumhuriyet Meydanı’ndan Ayvalık’ta yaşayanlara seslenen Özel, korku siyasetine karşı umudun sesi olduklarını belirterek, “Umudu tüketenler, umut veremedikleri, vadetseler inanacak kimseleri kalmadığı için korku siyasetine sarılmış durumdalar” dedi. Başkan Gençer ise, tek ilkesinin kardeşlik yolunu Mustafa Kemal Atatürk’ün yolu olduğunu söyledi. CHP Grup Başkan vekili Özgür Özel, Ayvalık’ta Pazartesi günü saat 17.00’de düzenlenen miting için Cumhuriyet Meydanı’na CHP İl Başkanı Serkan Sarı, Ayvalık Belediye Başkanı ve başkan adayı Rahmi Gençer ile birlikte geldi. CHP İlçe Başkanı Hüseyin Şalmanlı, İYİ Parti İlçe Başkanı Serdar Albayrak, parti yönetim kurulu üyeleri, Ayvalık Belediye meclis üyesi adayları, partililer ve çok sayıda vatandaş tarafından alkışlarla karşılanan Özel ve Başkan Gençer, yine alkışlar ve sloganlar arasında konuşma yaptı. “BAŞKAN GENÇER, DOĞAYA İNSANA DOST, RANTA, RANTÇIYA KARŞI OLDU” Seçimlerde hedefi yükselten ve Ayvalık’ı Türkiye’de birinci yapacaklarını ifade eden CHP İl Başkanı Serkan Sarı, “Bu güneş neden bu kadar güzel doğuyor Ayvalık’ta? Sizin güzel yüzünüzden, sizin güzel yüreğinizden. Ayvalık’tan her zaman gurur duyuyoruz. Kuvayi Milliye şehri Balıkesir’de bir tarih yazmaya hazır mıyız? Bütün yapılan çalışmalar Ayvalık’ta bir numara olarak Rahmi Gençer’i gösterdi. Kimse korkmasın. Duyuyorum ki sağda solda farklı beyanatlarda bulunanlar varmış. Bu beyanatların hiçbiri doğru değildir. Ayvalık’ta yaşayan, Ayvalık’ın değerini bilen Ayvalık’a saygı duyan başkanına saygı duyup sahip çıkıyor. Sayın Başkan çevreye dost doğaya dost, insana dost adam gibi adam Rahmi Gençer kendi kültürüne , tarihine sahip çıkan biri. Neye karşı durdu? Ranta ve rantçıya karşı durdu. Ayvalık’ın bir karış toprağını rantçılara teslim etmedi. Bu mavi denizi, mu doğası ve bu kültürüne el birliği ile sahip çıkacağız. Şimdi yeni dönem geliyor. Rahmi Başkan çok güzel projeler hazırladı. Bu projeler için kaynaklar da hazırlandı. Sizler için bu kaynakları yatırımlara yönlendirecek ve Ayvalık kimsenin hayal edemediği kadar güzel olacak. Ben heyecanlanıyorum. Sizler de heyecan var mı? Bu heyecan ve coşku yeter. Geçtiğimiz seçimlerde Ayvalık’ı Balıkesir’de birinci yaptık. Şimdi hedefi yükseltiyorum şimdi Ayvalık’ı Türkiye’de birinci yapacağız. Sizler Mustafa Kemal’in askerlerisiniz. Bu çıktığımız yolda dinlenmeyeceğiz. Dönen dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan. Gideni de bu kapıdan sokmayız içeriye. Bu mücadelede hepimiz elimizi taşın altına koyacağız. Özellikle kadınlarımıza büyük görev düşüyor. Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkan, demokratik Türkiye Cumhuriyet’in devamı için mücadele eden, Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan ilerleyen kadınlarımız, nasıl kurtuluş savaşına bu mücadelenin öncüsü olduysa bugün de Ayvalık’ta bu mücadelenin öncüsü olacaktır. Kara Fatma’ları görmek istiyorum” dedi. “BİZİM TEK İLKEMİZ; KARDEŞLİK” Ayvalık’ın Türkiye’nin cennet köşesi olduğunu belirten Başkan Gençer,“Cennette olan insanlar iyi kalpli olur, herkese elini açar, insanları sever, doğayı korur. O zaman bu yerel seçimlerde hiç kimseyle kavga etmeyeceğiz. Biz doğru bildiğimizi, yapacaklarımızı söyleyeceğiz. Yaptıklarımızı anlatacağız. Bu memlekette yaşayan herkes bizim kardeşimizdir. Bizim tek ilkemiz kardeşlik. Ülkemizin dört bir yanında nasıl herkes bizim kardeşimizse Ayvalık’ta da öyle. Bir tek şey var, insanları insan yapan en büyük kavramlarından biri erdemli olmaları, dik durmalarıdır. Bu insanlık için en önemli olaylardan biridir. Biz yolumuzu değiştirmeyeceğiz. Bizim yolumuz, demokrasi, bizim yolumuz Cumhuriyet, bizim yolumuz insan hakları, kardeşlik, barış, bizim yolumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün yoludur” dedi. “MİLLET İTTİFAKI AYVALIK’TA YÜZDE 55’LERE GELDİ” CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in cesaretle Millet İttifakını kurduklarını söyleyen Başkan Gençer, “Ülkemizin her yeri yanarken iki cesaretli insan ve arkalarında milyonlar millet ittifakında birleşti. Biz de Ayvalık’ta birleştik. İnşallah zor geçirdiğimiz 5 senenin ardından Balıkesir’de İsmail Ok ile birlikte görevlerimize devam edeceğiz. Balıkesir’de İsmail Ok, Ayvalık’ta altı ok. Bu şekilde çok büyük hizmetler getireceğiz. 22 projem var. İlk 1 yıl içinde Ayvalık’ta ki bütün yolları yapacağım ama sosyal ve kültürel işlerime devam edeceğim. Çünkü Ayvalık Cumhuriyet’in kalesi, çağdaşlık merkezidir. Çocuklarımıza, kadınlarımıza, engellilerimize yaptığım hizmeti iki katına çıkaracağım. Sporcu gençlerimize herkese elimizi uzatacağım. Biz belediyeyiz. Biz belediyeyi ticarethane gibi görmeyiz. Belediye halka hizmet için kurulmuş kurumdur. Nerede düşkün birisi varsa onun yanında belediye vardır. Şu anda 130 kişiye evinde bakıyoruz. En az 20 Kişiyi yaptığımız yaşlı bakım evinde bakıyoruz. 60 özel çocuğumuzu her gün eğitimden geçiyor, topluma kazandırıyoruz. Zeytin çekirdeklerimizle birlikte 2 bin 500 çocuğumuza dokunuyoruz. Biz öyle sosyal medyada ahkâm keserek değil insana dokunarak çalışıyoruz. Biz Ayvalık’ta CHP ve İyi Parti olarak güzel bir birliktelik kurduk. Ayvalık’tan bayrağımızı indirmeyeceğiz. Yüzde 48 diyordum. Bu ittifak şu anda yüzde 55’lere geldi. Bu rekoru Balıkesir’de yine Ayvalık kıracak diyorum ve size bu konuda size söz veriyorum” dedi. “KORKU SİYASETİNİN KARŞISINDA UMUDUN DİLİYİZ” CHP’nin ve Millet İttifakı adaylarının ağızlarındaki sözü ‘Umudun dili’ olarak niteleyen Özgür Özel, “ 31 Mart’tan önce yaptıklarını sonra yapacaklarını, daha iyi bir kent yönetimi için, daha temiz bir çevre için, çocuğuyla engellisiyle, yaşlısıyla dezavantajlı gruplarıyla bir kentin halkı bağrına basmadı için gerekli projeleri anlatıyorlar. Ağızlarında umut söylemi, sevginin söylemi, umudun dili var ama karşılarında başka bir dil var. Birileri başka bir şey konuşuyor. Umudu tüketenler umut yerine korku siyaseti yapıyorlar. Umudu tüketenler, umut veremedikleri, vadetseler inanacak kimseleri kalmadığı için korku siyasetine sarılmış durumdalar. Ne diyecekler ya? 24 Haziran’da 3600 ek gösterge sözü verdiği öğretmeni, polisi infaz koruma memuru uzman çavuşu ve tüm memurları yüz üstü bıraktıklarını inkâr mı edecekler? İşe girdikten sonra emekliliği hak edecek kadar çalışmış ama yaşa takılmış, ‘ bırak çalışayım’ çok yaşlısın, ‘bırak emekli olayım’ çok gençsin, hepsine emeklilik sözü verip te mecliste Hayır oyu kullananlar mı gelip burada vaat edecekler? Çiftçiye mazotun yarısı senden yarısı benden deyip onda birini vermeyenler, biz emeklimizi ve memurumuz enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyiz deyip te, yüzde 45lik enflasyonu yüzde 20 hesaplatıp emekliye yüzde 10,4 memura 10,7 zam verenler mi gelip burada umut siyaseti yapacaklar? Onlar bu yüzden umut yerine korku siyasetine sarılmış durumdalar” dedi. “BUGÜNKÜ BEKA TARTIŞMASI ELBETTE VARDIR AMA BİRİLERİNİN KOLTUKLARI İLE SINIRLIDIR” ‘Korku siyaseti yapanları en güzel Nazım anlatıyor’ diyerek, Usta Şairin, ‘ Onlar ümidin düşmanıdırlar sevgilim. Akan suya meyve verme zamanında ağaca, serpilip gelişen doğaya düşman. Bursa’da havlucu Recep’e, Karabük Fabrikası’nda Tasfiyeci Hasan’a düşman. Yoksul köylü Hatice kadına, Irgat Süleyman’a düşman. Sana düşman bana düşman. İnsana düşman, vatan ki bu insanların evidir, sevgilim bu insanlar vatana düşman’ dizeleriyle seslenen Özel, “Beka diyorlar, ‘Eğer 31 Mart’ta ben seçilmezsem, hatta onu da demiyor, benim adaylarım belediye başkanı seçilmezse sizler mahvoldunuz’ diyor. Ayvalık bence bir cumhurbaşkanına inansın. ‘Ben olmazsam yok olursunuz’ diyen sonuncunun sözlerini 45 gündür günde 5 vakit dinliyorsunuz ama Ayvalık kararını vermeden önce sonuncuya değil bir de birinciye göre karar versin. Ne diyordu? ‘Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır ama Türkiye Cumhuriyet’i ilelebet payidar kalacaktır’ bir bakın özgüvene bir bakın. Milli mücadele kahramanı ülkenin kurucusu ve kurtarıcısı, kuruluş ve kurtuluş mücadelesinde ömrünü vermiş ve diyor ki, ‘ Ben yok olacağım ama önemi yok. Siz varsınız milletim var, Cumhur var, Cumhuriyet var. Siz ileri gideceksiniz’ diyor. Öbür tarafta ‘Benim gösterdiğim aday seçilmezse yok olursunuz’ diyen, özgüven eksikliği boyunu aşmış, bir korku siyasetçisi. O yüzden bizler, şunu biliyoruz. Bugünkü beka tartışması elbette vardır ama birilerinin koltukları ile sınırlıdır. Bir beka tartışması varsa başta İstanbul, Ankara AK partiden alacağımız tüm belediyelerdeki hırsız müteahhitlerin, yandaş kan emicilerini yolsuzların ve yoksulun kanını emen yandaşların beka sorunu vardır. Hal böyle olunca biz beka meselesini değil de emeklinin, memurun, i işçinin, esnafın, çiftçinin yetersiz bakiye sorununu konuşmaya, ülkeyi batıran herkesi yoksullaştıran kimsede umut bırakmayan ve her tarafı mağdur eden, mazlum yaratan bir iktidara karşı 31 Mart’ta hep birlikte omuz omuza barış, kardeşlik ve dostluk şarkıları söylemeye devam edeceğiz” dedi. “BUGÜN BİRİLERİ SARAYIN HAVUZUNA SU TAŞIYORLAR BUNA İTİRAZ ETMEK İÇİN AYVALIK’TAYIM” Özel, Ayvalık’a geliş nedenini şöyle açıkladı, “Yaptığı çalışmalara saygı duyduğum, kişiliğine inandığım bir belediye başkanının yeniden adaylık sürecine destek için buradayım ama daha önemlisi Ayvalık’ta bu belediye göreve gelmeden önce, yaşanan sıkıntıları, dününü bugünün bilen bir yönetici olarak buradayım. Birileri farkında olmadan, isteyerek ya da istemeyerek sarayın havuzuna su taşıyorlar. Buna itiraz etmek için buradayım. Bugün CHP, İYİ Parti ile bir araya geldiyse, geçmişin en çok rekabet eden ama vatan milleti Atatürk sevgisinde ayrı düşmeyen iki ayrı siyaset akımı bir araya gelip ittifak yapıyorsa, karşıdaki rejime kast eden Anayasa değişikliği ile 23 Nisan 1920’de, tek adamdan yetkilerin alınıp halka, sizlere verildiğinin rövanşını almaya çalışan, ‘Keşke Yunan kazansaydı hilafet devam etseydi diyenleri’ her 10 Kasım’da 9’u 5 geçe ‘kenefe gidin diyenleri’, ‘Atatürk’e zerre muhabbet besleyen ne ölüme ne dirime gelsin’ diyen Fesli Deli Kadir’leri ziyaret edip, eteğini öpüp, elini tutup gözüne bakanların bir tane hesapları var. O hesap Cumhuriyet’le , Atatürk’le hesaplaşmak sizin bizim inandığımız tüm değerleri ayakları altına alıp yok etmektir. Hal böyle olunca Menderes’in Özal’ın içinden geldiği siyasi akımla CHP kol kola giriyor, birlikte yol yürüyorsa tehlikenin büyüklüğünün farkında olduğundandır. Birileri çıkıp Ayvalık’ta, böyle bir ittifak kurulmuşken sarayın adayı ile CHP adayı yarışırken üçüncü bir seçenek yaratıyor, oyları bölüyor ve bir tehlike ile işi saraya doğu servis ediyorsa Özgür Özel buna itiraz etmeye geldi buraya. Ayrıca partideki yönetici kimliğimle iki şahitliğimi ve iki itirazı söylemek boynumun borcu. Bugüne kadar Özgür Özel hiç yalan söyledi mi, sizi yanılttı mı, sizi kandırdı mı? “BAŞKA YERE GİDERSEM, GERİSİ SÖYLEMEYE TERBİYEM MÜSAİT DEĞİL” Ayvalık’ta anket yapılmış, anketten Belediye Başkanı Rahmi Gençer geride, başkaları önde çıkmış diyorlar ya vallahi de yalan, billahi de yalan. İki, hepimiz CHP’liyiz. Hepimiz Cumhuriyetçiyiz, hepimiz önemli bir rozet taşırız. O rozeti yakaya taktığında bilirsin ki bir ağırlığı var. O rozeti Gazi Mustafa taktı. O rozeti İsmet Paşa taktı o rozeti Karaoğlan Ecevit taktı. Bunları bilir ve ona göre davranırız. Aday gösterilirken rozet yakaya aday gösterilmezken rozet çekmeceye bu anlayışın karşısındayız biz. Şahitlik dediğim şu CHP’nin tüm aday adayları baş tacı. Ben şahidim. Bir de şahidim var. Benim odama, İlçe Başkanım Hüseyin Şalmanlı ile geldiler. Rahmi Gençer’e karşı, sarayın adayının dışındaki aday bizden aday adayı idi. Dedim ki, başkan baş tacısın. Bütün adaylar kıymetli ama geçmişte bir sıkıntı var bildiğimiz. Aday gösterilmezsen bir başka partiye gider misin gitmez misin? Adaya dedim ki bunu söyle, bana dedi ki, ‘Eğer ben aday gösterilmezsem kim gösterilirse ondan çok çalışacağım. Başka yere gidersem, gerisi söylemeye terbiyem müsait değil” dedi. ÖZEL, SÖZ İSTEDİ VE SÖZ VERDİ Vatandaşlardan söz isteyen Özel, “Cumhuriyetin adayı, ittifakın adayı Partimizin adayı, demokrasinin adayı Rahmi Gençer’e sonuna kadar sahip çıkıyor muyuz? O zaman biz de size söz veriyoruz. Ayvalık Belediyesi Türkiye’de belediye işçilerinin yaptığı en iyi toplu iş sözleşmesini yaptı. Şöyle belediye yönetmek kolay, AK partili, MHP’li belediye gelir, derler ki ‘burada bir sendika var ve ondan istifa etmeyen gözüme gözükmesin’. İşçileri istifa ettirirler. İşçileri asgari ücret fazla mesaisine el koyup perişan eder, sonra ‘benim işçiye borcum yok’. Başkan gelip te 7 aylık borçlar 1 aya, 1,5 aya gerilediyse benden size söz Ayvalık Belediye işçileri en iyi şartlarda maaş almaya, en kısa zamanda hiçbir aksaklık kalmadan çalışmalarını sürdürmeye, Ayvalık’ta bu güçlenen ekonomik yapısıyla 5 yılda zirveye tırmanmaya söz veriyor. Bir de sürekli hakaret işitiyorsunuz. Sürekli terör örgütü isimleriyle partimizin isimleri birlikte anılarak kirli bir kampanya yürütülüyor. Sürekli gönül belediyeciliği diye afiş yaptırıp karşısındaki herkesi küfürle, çamurla sindirmeye çalışan bir anlayış var. Buna üzülüyorsunuz. Birileri gönlünüzü kırarken, size terörist derken bunun son tükenişleri olduğunu, kendi çaresizliği olduğunu sana başka bir şey diyemediği için bunu söylediğinin hepimiz farkında olalım, bir evde iki kardeşten biri CHP’li biri AK partili olabiliyor, kayınvalide MHP’li gelin hanım İyi partili olabiliyor. Sen iki kardeş arasına bu lafları sokarsan sonucu Kulalı teyzemin dediğinden başka bir şey olmuyor. Biz karşı tarafın oyununa kesinlikle gelmeyeceğiz. Söylenecek söz varsa söylüyoruz. Sizden beklentimiz şu son 12 günde, Rahmi Başkanın ve bizim yapamayacağımız, Kemal Beyin gelse çalışsa 30 CHP vekili Ayvalık’ta yatsa kalksa yapamayacağı bir şeyi siz yapabilirsiniz. Örneğin emekli öğretmenler, her bayram telefon açıp ‘Hocam hakkını helal et, var mı istediğin bir şey’ diyen öğrenciden bu kez bir şey isteyeceğiz. Dükkan komşusundan, kapı komşusundan, bundan önce bize oy vermemiş seçmenlerin gözlerinde kararsızlığı yakalarsa bu gözler yakalar. Hepimiz Ayvalık’ın seçim sonucuna bakarız. Buranın sonucu saraya güç verir ya da buranın sonucu Cumhuriyet’in, demokrasinin yıkılmaz kalelerinden birini perçinler. Kafası karışan, karıştırılan, hatta düne kadar içimizde olup şimdi Recep Tayyip Erdoğan’ın teknesine su taşıyan, ekmeğine yağ sürenlerin tahribatını siz engellersiniz” dedi. “KORKU SİYASETİ YAPANLARA DURUŞUMUZU ANLATIYORUM” Korku siyaseti yapanlara duruşlarını şöyle açıklayan Özel, “432 km hak, hukuk, adalet diye yürüyüp her türlü mağdur ve mazlumun yanında duran, dünyanın en namuslu, en çalışkan siyasetçisi olan Kemal Kılıçdaroğlu‘nun partisinden terörist çıkmaz kardeşim. Başbakan olamadan parti genel başkanı iken Amerika’ya gidip orada Amerikalılara söz verip, limana Amerikan donanmasını getirip, Amerikan askerleri gelsin, Güneydoğuda dursun, üs kursun, Irak’ı oradan işgal etsin diyen tezkeresinde önce kendi partisini ve benim partimden 98 milletvekilini ikna edip, Amerikan Johny Güneydoğu’ya postalını bastırmayan, Irak’ın kanını Mehmetçiğin eline bulaştırmayan Deniz Baykal’ın partisinden terörist çıkmaz kardeşim ve kulağı çınlasın, halen Milliyetçi Hareket Partisinde olan değerli Ayvalıklıların, hani birisi her gün milliyetçiliği ayaklar altında çiğniyordu ya, Kıbrıs’ın Beşparmak dağlarına Türk Milliyetçiliğini altın harflerle kazıyan Karaoğlan Ecevit’in partisinden terörist çıkmaz kardeşim. Atatürk ile birlikte milli mücadelede, savaş meydanlarında sonra Lozan’da yedi cihana Türkiye’nin tapu senedini imzalattıran, Milli mücadelenin muzaffer kahramanı Lozan’ın muhteşem diplomasi kahramanı İsmet Paşa’nın partisinden terörist çıkmaz kardeşim. Beşinciyi anlayacağı dilden söyleyeyim. Ey Recep Tayyip Erdoğan, hani diyorsun ya çok sevdiklerin İstanbul’a işgal kuvvetleri geldiğinde kırmızı halı seriyordu ya işte o gün Kartal İstimbotunun üstüne çıkan, yanındaki yavere ‘Geldikleri gibi gidecekler ‘ diyen mavi gözlü devin, Gazi Mustafa Kemal’in partisinden terörist çıkmaz kardeşim. Birisi İstanbul’u yönetti, Başbakanlığı Cumhurbaşkanlığını yönetti. Şimdi haksız yere yargıyı askeri de yönetiyor. Sıra gelmiş muhalefeti yönetmeye. Oy istiyor diye kimseye düşman olacak kimseyle kavga edecek değiliz. Çok açık ve net bir şekilde, beka sorununu 19 Mayıs 1919’da Atatürk’le birlikte Samsun’a çıkıp, 1923’teCumhuriyet ile taçlandıran, kuruluş ve kurtuluş mücadelesinde birlikte olan, Kürdü’yle, Türküyle, Lazıyla Çerkesiyle, Alevi’si Sünni’siyle, doğusu batısıyla birlikte biz bu beka sorununu atalarımız, dedelerimizle, Gazi Mustafa Kemal Atatürkle hallettik evelallah. Şimdi hem tüm siyasi partilerden hem de dün yıl dönümüydü, 104 yıl önce mezhep farkı olmadan Çanakkale’de koyun koyuna kefensiz yatanların torunları birileri istiyor diye birbirinden ayrı düşmeyecekler. Biz biriz, beraberiz. Ülkemizi ve Cumhuriyetimizi koruyoruz. ” dedi. Haber ve fotoğraf: Ali İhsan UYSAL